RSS Besleme

İlle de Dostun Bir Tek Gülü Yaralar Beni

Mavi Marmara’nın filoya teknik sebepler ile katılamayacağını duyurması ülkenin gündemine bir anda oturdu.  Her kafadan farklı bir ses geliyor. Hükümet baskısı diyenler, İsrail’den korktu diyenler, İHH siyonizmin iş birlikçisi diyenler, seçim sebebiyle yapılmış bir oyundu diyenler…. Söylemlerin dozu çok şiddetli noktalara, hakaretlere kadar varmış durumda.  Bugüne kadar bu dava için en ufak katkısı olmayan insanlar, ellerine geçirdikleri klavyelelerini kılıç yapmışlar İHH karşısında.

Her şey tamam. Bugün “Mavi Marmara neden gitmiyor?” bahanesi ile İHH’ya hakaret etme cüretinde bulunanların bir kısmı zaten geçen sene de Mavi Marmara gittiği için laf kalabalığı yapan tipler. Onlar için ne olduğunun önemi yok,  sadece her şeyi ben bilirim edası ile konuşmayı bilirler. Tamam.

Ama bir de bir grup var ki, asıl benim içimi acıtan bunlardır. Aslında bu vakfın destekçisi olduğunu ama bu olayda “korkak davrandıklarını”, “samimi olmadıklarını”, “hükümete yaranmaya çalıştıklarını” söyleyip, “artık desteklemem” diye ekleyen “dostlar.” Onlara tek diyebileceğim şu ki; siz zaten hiç desteklememişsiniz.

Hakan Albayrak 21.06.2011 tarihli yazısında çok güzel söylemiş:

Hayal kırıklıklarını, kızgınlıkları, İHH’ya yöneltilen eleştirileri saygıyla karşılıyorum.
İHH’yı eleştirenlerden bir istirhamım var ama:
Başkan Bülent Yıldırım ve arkadaşlarını eleştirirken, onların samimiyetlerini, cesaretlerini, fedakârlıklarını, adanmışlıklarını, Filistin’e sadakatlerini, Siyonist işgal ve ablukaya tepkilerini soru işaretleriyle gölgelemeye kalkışacak kadar ileri gitmesinler.
O soru işaretleri İHH’nın üzerinde çok eğreti duruyor.

“Her şey sona erdiğinde düşmanların ne söylediğini değil, dostların sessizliğini hatırlayacağız.”
Martin Luther King Jr.

Vesselam.

Yorum bırakın